Vajinismus ve Vajina İlişkisi

Vajinismus ve Vajina

Vajinismus, vajina kaslarının istemsiz kasılmasına bağlı olarak vajina içerisine penis, parmak veya tampon alınamaması olarak tanımlanmaktadır.

Vajinismus hastalarının hekime veya psikoloğa en sık başvuru sebebi cinsel ilişkiye girememek olmaktadır.

Vajinismusu olan kadın, ilişki esnasında kimi zaman farkında bile olmadan kendini kastığını, bacaklarını kapatıp eşini ittiğini ancak bunun neden olduğuna bir anlam veremediğini söylerken; eşi ise ilişki denemeleri esnasında penisinin “adeta bir duvara çarptığını” söyler.

Pek çok çift ilk önce “kesinlikle anatomik bir problem var, vajinanın girişi kapalı veya dar galiba” düşüncesi ile bir kadın hastalıkları uzmanına başvurur. Ancak hekimden çoğu zaman “fiziksel hiçbir sorun yok, sorun psikolojik” cevabını alırlar. Tamamen normal olan bir vajina ilişki esnasında nasıl bir “duvara” dönebilir; gelin bakalım...

Vajina nasıl bir organ?

Vajina; ortalama 8-10 cm uzunluğunda, içi boş yani tübüler bir organdır. Tamamen kas ve bağ dokudan oluşan vajina içinden bir bebek çıkmasına izin verecek kadar esneyebilme özelliğine sahiptir. Vajina bir transfer organı olarak tanımlanmaktadır; menstruasyon sırasında adet kanını, doğum esnasında bebeği, cinsel ilişki esnasında spermi transfer eder. Aynı zamanda cinsel ilişkiye girmeyi sağlayan bir “haz organı” olan vajinaya bu özelliğini ön duvarında yer alan klitoris ve iç duvarını oluşturan “ruga” adı verilen katlantılara borçludur.

Vajinanın ilk 1/3’lük kısmı pelvik taban kasları tarafından sarılmıştır. Vajinismusta işte bu kaslarda istemsiz ve kontrol edilemeyen bir kasılma vardır. Bu kasılma o kadar şiddetlidir ki; çoğu zaman vajina içine bir şey girişine izin vermez veya ağrı ile girişe sebep olur.

Pelvik taban kasları adeta bir hamak gibi iç genital organları taşır, onların sarkmasını engeller. Vajinayı bu kasların ortasından geçen ama aynı zamanda da pelvik taban kasları tarafından sarılmış olan bir tünel gibi düşünülebilir. Pelvik taban kaslarının organların yerinde kalabilmesini sağlamak dışında, ıkınma (doğum, defekasyon) ve idrar kontinansını sağlamak gibi çok önemli başka fonksiyonları da vardır. Bu kasları aslında gün içinde defalarca kullanırız.

Pelvik taban kaslarını kasınca idrarımızı tutar, serbest bırakınca ise idrarın akmasını sağlarız. Vajinismusta ise böylesine rahatlıkla kontrol edilebilen bu kaslar kişinin kontrolünden bir anda çıkar. Adeta beyinden kaslara giden bir kablo kesilmiş gibidir! Bu kabloyu kesen ise çoğunlukla bilinçaltına yerleşmiş olan gerçekdışı kaygılar, korkular veya aşırı kontrolcülüktür.

Kızlık zarı yapısı vajinismusa sebep olur mu?

Vajinsmus hastalarının çoğu kızlık zarının (hymen) açılmasının veya kesilip çıkartılmasının problemi çözeceğini düşünür. Söz konusu vajina içine bir şey girememesi ise vajinanın girişinde bulunan kızlık zarının aldırılması düşüncesi pek çok kişiye normal gelebilmektedir. Buradaki ana problem kızlık zarının yapısının genellikle bilinmemesidir.

Halk arasında kızlık zarı diye adlandırılan hymen; vajinanın girişinde yer alan, ilk ilişki esnasında acı ve kanama ile patlayacak (!) bir kapak zannedilmektedir. Oysaki hymen, vajina girişinde yer alan, ortası boş ve esneyebilen bir yapıya sahip olan halka şeklinde bir mukozal doku parçasıdır.

Vajinamız bir şişe, kızlık zarı da şişenin açılmasını sağlayan bir kapak değildir! Eğer öyle olsaydı genç kızlıktan itibaren adet kanının rahatça dışarıya akması mümkün olmazdı. Hymen genellikle esneyebilen bir yapıya sahiptir; bu durum vajina içerisine rahatlıkla tampon yerleştirilebilmesine olanak verir. İlişki esnasında yani vajinaya penis girişi esnasında kızlık zarı yapısında minik çentiklenmeler meydana gelebilir. Bu durum bazen lekelenme tarzı hafif bir kanamaya neden olabilir.

Kadınların yüzde 50’sinde ise bu kanama hiç yaşanmamaktadır. Yeterli ön sevişme yapıldığı ve vajinal kayganlaşma sağlandığı takdirde, ilk ilişki dahil olmak üzere, hiçbir ilişki ağrı veya acıyla gerçekleşmeyecektir. Cinsel ilişki ağrı veya acı değil haz üzerine kuruludur. Toplumda çok sık rastlanan bir cinsel mit olan “ağrı-acı-kanama” endişesi vajinismuslu hasta sayısını arttırmaktan başka bir işe yaramamaktadır.

Kızlık zarı anormallikleri yani perdeli kızlık zarı veya yüksek-kalın kızlık zarı gibi durumlar çok nadir görülmekte olup saptanması halinde basit bir cerrahi işlemle çözümlenebilmektedir. Bu yazıyı okumakta olan her kimse, söyleyebilirim ki çok çok büyük ihtimalle tamamen normal bir kızlık yapısına sahip ve en ufak bir problem olmadan cinsel ilişkiye girmesine engel olan tek şey bilinçaltındaki korkular ve kaygılar.

Vajina yapısı ve vajinismus

Vajinismusta ana problem vajinayı saran pelvik taban kaslarındaki kontrolsüz kasılmalar olduğu için kızlık zarı operasyonla alınsa dahi tedaviye herhangi bir katkıda bulunmayacaktır; çünkü vajina kasları kasılmaya devam edecektir.

Bu nedenle en önemli ve etkili tedavi şekli, bilişsel davranışsal terapilerdir. Bu terapilerle kişinin vajinal kaslarını nasıl kontrol edileceği öğretilir ve vajinasının hakimiyetini ellerine alan kadın, vajinismus problemini kalıcı olarak çözmüş olur. Tedaviden sonra ise geriye vajinanın en güzel özelliklerinden biri olan “cinsel haz organı” olma özelliğinden faydalanmak kalır.